hubyar
Hubyar Köyü , Orta Karadeniz ile İç Anadolu bölgesi sınırında , 40-41 kuzey paralelleri ile 37 doğu meridyenleri arasında kalmaktadır. Yörenin en yüksek dağı (2640 m.) olan Tekeli dağı (Dokuzlar) eteklerinde bulunmaktadır.
Hubyar Köyü Türbenin bulunduğu merkezle birlikte, Bekülü – Kızılarmut – Kamıççek – Köroğlu ve birçok ayrı ayrı ailelerin serpiştiği yerleşim yeri olan Öyekler diye adlandırılan mezralardan oluşmaktadır.
Hubyar Köyü karasal bir iklime sahiptir. ekim- kasım aylarında yağmaya başlayan kar, mayıs-haziran aylarına kadar kalmakta, özellikle Tekeli dağının kuytu yerlerinde temmuz – ağustos aylarında bile kar bulunmaktadır. Ürün bakımından oldukça verimsizdir.
Bölge oldukça kırsaldır. Bitki örtüsü olarak eskilerden oldukça fazla olduğu anlaşılan ormanlardan günümüzde eser kalmamıştır. Birçok sebeplerden dolayı ormanlık çam ve meşelik alanlar kesilerek yok edilmiştir. Bugünlerde Çam alanı olarak adlandırılan veya çamlığın öyek diye isimlendirilen bölgelerde bir veya iki çam ağacına ancak rastlanmaktadır. Tekke' de Kutsal Gürgen Çukuru ormanı kutsallığından dolayı muhafaza edilmiştir. Bekülü mezrasının yamacında bulunan ormanlık bölge Hubyar Köyünün en büyük ormanlık bölgelerinden birisidir. Ayrıca Bekülü mezrasının üst kısımlarında yine ormanlık alanlar mevcuttur. Kızılarmut bölgesinde ve öyekler mezralarının bir kısımlarında kısmen küçük ormancıklar bulunmaktadır.
Hubyar Köyü mezralarında Elma, Armut, Erik, Ceviz, Fındık v.b meyve ağaçları bulunmaktadır. Yörede bol miktarda kuşburnu ağacı bulunmaktadır. Bölgede ayrıca bozkıra hakim bölgelerde kendiliğinden yetişen Keven otu yetişir ki, erezyonu önlemesi bakımından önemlidir. Ayrıca yenebilen otlardan madımak, yemlik, efelik, kuzukulağı, kömeç, v.b isimlerini tam olarak sayamadığımız birçok ot çeşidi yetişmektedir.
Hubyar Köyü Dağlarında ve Ormanlarında Yaban Hayvanları olarak Kuşlardan; Kartal, şahin, doğan, atmaca, karga, kırlangıç, saksağan, serçe, üveyik, gügük, baykuş, bıldırcın, keklik, akbaba, sığırcık, güvercin, ağaçkakan Sürüngenlerden ; Yılan, kertenkele, salyangoz, Diğer Hayvanlardan; Ayı, Kurt, Domuz, Tilki, Tavşan, Sansar, Gelincik, Keskü, Kirpi, Kaplumbağa, Fare, Köstebek, Kurbağa bulunmaktadır.
Hubyar Köylüleri ;Akarsu olarak bölgenin yüksekliği ve fazlasıyla su kaynakları bulunmasına rağmen suyu kullanabilme ve tarıma dönüştürebilme konusunda da oldukça tembel ve bilinçsiz bir uygulama içerisindedirler. Bölgeden akan su tamamen Değeryer köyüne gitmekte ve bu köyde amacına uygun bir şekilde kullanılmaktadır.
Hubyar Köyü, ismini Hubyar Derviş’ den almıştır. Eskilerde Gürgençukuru, Tekke, Hubyar Tekkesi ismiyle kayıtlarda bulunmuş,(1) daha sonraları ise yapılan isim değişikliklerinden nasibini almış ve köyün ismi Uzunbelen olarak değiştirilmiştir. Fakat Hubyarlıların talepleri ve Mustafa Temel' in gayretleri sonucunda Uzunbelen ismi tekrar değiştirilmiş ve köy tekrar Hubyar ismini almıştır. Bugün bu isimle kayıtlıdır.
Köyün Kuruluş tarihi hakkında anlatılan rivayetlerde farklı iki görüş bulunmaktadır. Birincisi Hubyar Köyünün bulunduğu yerde Ballışıh ismiyle bir köy bulunmakta idi ve buradaki insanları irşad etmek üzere Hoca Ahmet Yesevi tarafından Hubyar Sultan buraya gönderildi. Buraya gelen Hubyar Sultan bölgeye Dergahını kurdu ve köy Hubyar Köyü olarak anılmaya başladı.(2) Diğer bir görüş ise Hubyar Sultan' Hacı Bektaş Veli' den destur aldıktan sonra Gürgençukuruna geldi ve buradaki ormandan baltasıyla yer açarak otağısını kurdu. Köyü ilk olark da Hubyar Sultan kurmuş oldu.(3)
Hubyar Köyü , 1970 li yıllara kadar Sivas Doğanşar(İpsile) nahiyesine bağlı iken, bu tarihlerden sonra Sivas Hafik ilçesine bağlanmış. Daha sonra köy halkının coğrafi sebepler ve ulaşım kolaylığı sebebiyle istemleri doğrultusunda, köy Tokat’ ın Almus ilçesine (1990) bağlanmış olup halen de bu şekilde devam etmektedir